Ankara'daki kanlı terör saldırısını gerçekleştiren canlı bombalardan birinin ismi açıklandı. Ankara'da 99 kişinin ölümüne 286 kişinin yaralanmasına neden olan terör saldırısını düzenleyen kişilerden birinin Yunus Emre Alagöz olduğu açıklandı. Yunus Emre Alagöz'ün Suruç'taki saldırıyı düzenleyen Abdurrahman Algöz'ün kardeşi olduğu bildirildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 102 kişinin hayatını kaybettiği, Ankara Tren Garı önündeki canlı bomba saldırısını gerçekleştiren kişilerden birinin YunusEmre Alagöz olduğu açıkladı. Başsavcılık tarafından yapılan yazılı açıklamada, diğer canlı bomba eylemcisinin fotoğrafla teşhisinin yapıldığı ve açık kimliğinin belirlenmesi için çalışmaların devam ettiği kaydedildi.
Selahattin Demirtaş'tan "Devlet içinde IŞİD'i koruyan bir yapı var" iddiası
Açıklamada ayrıca, kimlik tespit çalışmaları yapılan eylemcinin Türkiye'nin güney sınırlarına komşu bir ülkeden geldiğinin tespit edildiği belirtildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklama, şöyle:
"1 - Ankara Garı civarında meydana gelen eyleme dair bazı twitter içerikleri ile ilgili olarak 4 kişi hakkında gözaltı işlemleri uygulanmış, bu kişilerden 3'ü Başsavcılığımızca serbest bırakılmış, 1'i hakkında talebimiz üzerine mahkemece yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol kararı verilmiştir.
2 - Söz konusu canlı bomba eylemini gerçekleştiren kişilerden birinin Yunus Emre Alagöz isimli şahıs olduğu tespit edilmiştir. Diğer canlı bomba eylemcisinin fotoğrafla teşhisi yapılmış olup, açık kimliğinin belirlenmesi için çalışmalar devam etmektedir. Bu kişinin eylemi gerçekleştirmek üzere, güney sınırlarımıza komşu bir ülkeden geldiği tespit edilmiştir.
3 - İki canlı bomba eylemcisine yardım ettikleri ve bu eyleme katıldıkları düşünülen toplam 20 şüpheli hakkında adli işlem başlatılmış olup, bunlardan 11'i gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınan 11 şüpheliden 4'ü Başsavcılığımızca serbest bırakılmış, 6 şüpheli tutuklanma talebi ile, l şüpheli de adli kontrol talebi ile Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilmiştir. Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen şüphelilerden (6+1:7 kişi) 4'ü tutuklanmış, 3'ü hakkında adli kontrol kararı verilmiştir.
4-Şüphelilerin yerlerinin tespit edilip, yapılacak operasyonlarla gözaltına alınma işlemlerinin gerçekleştirilmesine çaba gösterildiği sırada, bazı basın yayın organları sorumsuzca davranarak, bir kısım şüphelilerin ad ve soyadlarının baŞ harflerini yazmak suretiyle haber yapmaları neticesinde, bombalama eylemi ile kuvvetli irtibatları olduğu düşünülen 9 kişinin kaçmasına sebep olmuşlardır. Kaçan kişiler hakkında Sulh Ceza Hakimliğinden 'yoklukta tutuklama kararı' alınmıştır.
5-Yakalanan şüphelilerin Gaziantep ilindeki evlerinde, iş yerlerinde, araçlarında, depo olarak kullandıkları alanlarda ve hücre evi olarak kullandıkları evde yapılan aramalarda;
a)Şüphelilerce kullanılan ve soruşturmamızda 1 nolu depo olarak nitelendirilen yerde, Ankara'daki patlama olayında kullanılan 34 DM 8574 plaka sayılı Ford Focus marka araç,
b)Şüphelilerce kullanılan ve soruşturmamızda 2 nolu depo olarak nitelendirilen yerde, bomba yapımında kullanılan 400 kg amonyum nitrat,
c)Şüphelilerce kullanılan ve soruşturmamızda 3 nolu depo olarak nitelendirilen yerde, bomba yapımında kullanılan 1100 kg amonyum nitrat,
d)Şüphelilerce kullanılan ve soruşturmamızda 4 nolu depo olarak nitelendirilen yerde, 10 adet intihar yeleği, 150 metre Kortex patlayıcı, 60 kg TNT patlayıcı, 15 kg demir bilye, 5 kg civata somunu, 2000 adet 9 mm çaplı tabanca mermisi, 10 paket kimyasal patlayıcı, çuvallar içerisine konulmuş kükürt ve amonyum nitrat, canlı bomba yeleği dikiminde kullanılan dikiş makinası,27xI6 ebatlı fünyesi takılı olmayan TNT düzeneği, 1 adet boş TNT kalıbı, bomba yapımında kullanıldığı düşünülen sair malzemeler,
e)Şüphelilerce kullanılan ve soruşturmamızda 5 nolu depo olarak nitelendirilen yerde, bomba yapımında kullanılan 1000 kg amonyum nitrat,
f)Şüphelilerden birinin evinde yapılan aramada,3 adet el bombası, l adet av tüfeği, Ankara'da meydana gelen patlama bölgesinde bulunan fünye ile aynı tipte 1 adet el bombası fünyesi,
g)Bir diğer şüphelinin evinde yapılan aramada,6 adet AK-47 kalaşnikof marka silah, l adet susturucu aparatı olan tabanca, 22 adet Fl tipi el bombası, 1683 adet değişik çap ve markalarda mermi, 8 adet fünye ele geçirilmiştir.
Yukarıda dökümü yapılan çok sayıda silah, el bombası, bomba yapımında kullanılan materyaller ile tonlarca amonyum nitratın, şüphelilerce başka bombalama eylemlerinde kullanacakları değerlendirilmiş olup, iş bu soruşturma çerçevesinde yapılan çalışmalar sonucu bu kişilerin gelecekte planladıkları muhtemel eylemlerin de önüne geçildiği düşünülmüştür.
6- Olayı gerçekleştiren Terör örgütü katkısı olabileceği düşünülen diğer derinleştirilerek sürdürülmektedir.
7-Yukarıda belirtildiği gibi Başsavcılığımızca yürütülen sürecin en kritik anlarında bazı basın yayın organlarının yaptıkları sorumsuz yayıncılık anlayışı sebebi ile soruşturmamız bir miktar akamete uğramış ise de; en kısa zamanda kaçan şüphelilerin de yakalanması suretiyle elde edilecek yeni bilgi ve belgeler ışığında eylemin diğer planlayıcılarına da ulaşılacaktır.
Başsavcılığımızın talebi üzerine Ankara 6. Sulh Ceza Hakimliğinin kararıyla yayın yasağı bugün itibari ile kaldırılmıştır. Bu vesileyle devamı süresince yayın yasağı kararına saygı gösterip, sorumlu yayıncılık örneği sergileyen diğer basın yayın organlarına da özellikle teşekkürlerimizi sunarız"
ÖMER DENİZ DÜNDAR KİMDİR?
Deniz Ömer Dündar kimdir? 10 Ekim günü Ankara'daki düzenlenen bombalı saldırının ardından iki şüpheli ismi açıklandı. Ankara katliamını yaptığından şüphelenilen Deniz Ömer Dündar pek çok kişi tarafından merak ediliyor. 97 kişinin ölümüne 286 kişinin yaralanmasına neden olan patlamayı Deniz Ömer Dündar'ın yapmış olabileceği ihtimali güçleniyor. Bir süredir Suriye'ye giden daha sonra Adıyaman'a gelen Deniz Ömer Dündar'ın babası oğlu hakkında açıklama yaptı.
Ankara katliamının iki şüphelisinin isimleri açıklandı. 10 Ekim günü Ankara 'da 97 kişinin ölümüne 286 kişinin yaralanmasına neden olan patlamanın ardından iki saldırganın kimlik belirleme işlemleri devam ediyor. Ankara'daki korkunç saldırıyı Deniz Ömer Dündar ve Yunus Emre Alagöz'ün yaptığından şüpheleniliyor. 97 kişinin ölümüne 286 kişinin yaralanmasına neden olan terör saldırısının iki şüphelisinin pek çok kez Suriye'ye gittiği gündeme geldi.
Ankara katliamındaki ikinci bombacı olduğu öne sürülen Ömer Deniz Dündar'ın babası oğlunu geri almak için defalarca emniyete gittiğini, oğlunu polise bildirdiğini ancak sonuç alamadığını söyledi.
Ankara katliamını Yunus Emre Alagöz’le birlikte yaptığı öne sürülen Ömer Deniz Dündar’ın 2013 yılında Suriye ’ye gittiği, 2014 yılında Türkiye ’ye geldiği, Türkiye’de 8 ay kaldıktan sonra tekrar Suriye’ye gittiği ortaya çıktı.
Radikal’den İdris Emen'e konuşan baba M.D., ‘Benim oğlum böyle bir şey yapamaz’ dedi.
Ömer Deniz Dündar’ın babası M.D.'nin açıklamaları şöyle:
"Benim oğlum böyle bir şey yapamaz. Oğlumu Suriye’den geri getirmek için defalarca emniyete gittim. Oğlum 2014 yılında Adıyaman’a geldi. 8 ay yanımda kaldı. Ben oğlumu Emniyet'e şikayet ettim. Emniyet'e, ‘bunu alın cezaevine atın’ dedim. İfadesi alındıktan sonra oğlum serbest bırakıldı. 8 ay sonra Suriye’ye gitti. Ömer Deniz evliydi. Ömer Deniz’in bir çocuğu vardı. Ömer Deniz’le sekiz aydır hiç konuşmuyorduk. Şimdi ben ne yapacağım? Oğlumun böyle bir saldırı yaptığına dair emniyetten bana bir bilgi verilmedi’ dedi.
DOKUMACILAR GRUBU ÜZERİNDE DURULUYOR
Dokumacılar grubu pek çok kişi tarafından merak ediliyor. IŞİD'e yakınlığı ile bilinen Dokumacılar grubu hakkında emniyet araştırmalarına başladı. 97 kişinin öldüğü 286 kişinin yaralandığı Ankara'daki saldırıda Dokumacılar grubunun kullanılıp kullanılmadığı bilinmiyor. Adıyaman'da örgütlenen Dokumacılar grubundan canlı bomba olabilecek olan 21 kişinin isimleri ve resimleri açıklandı.
Ankara'daki büyük terör saldırısının ardından emniyetten flaş bir açıklama geldi. 97 kişinin öldüğü 286 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyı iki canlı bombanın yaptığı açıklandı. Alana canlı bombalardan birinin sırt çantası ile bir diğerinin kemer bomba ile geldiği rapora yansıdı. Canlı bombalara DNA testi yapıldı fakat kimlikleri tespit edilemedi. Canlı bombaların bulunması için şuanda robot resimler çiziliyor.
Kim bu Dokumacılar
EMNİYET birimlerinin, Ankara’daki saldırının failleri olarak Adıyaman’da örgütlenen IŞİD'çilere yönelik araştırması, gözleri Tel Abyad’da faaliyet gösteren ‘Dokumacılar’ adlı gruba çevirdi . Ankara’daki canlı bombalardan biri olabileceği belirtilen, Suruç canlı bombacısı Şeyh Abdurrahman Alagöz’ün ağabeyi Yunus Emre Alagöz de Adıyaman'daki 'Dokumacılar' grubundan. Bu grup 2013 yılında Adıyaman’ın kenar mahallelerinde örgütlenmeye başlayıp Suriye’de savaşan IŞİD için adam toplamaya başladı. Grup daha sonra kent merkezinde de faaliyet gösterdi. 2013 yılında ailesine Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’ni kazandığını söyleyen Yunus Emre Alagöz de Suudi Arabistan ve Suriye’ye gitti. 2014 yılında Adıyaman’a geri dönen Yunus Emre Alagöz, ‘İslam Çay Ocağı’nı kurup kardeşi Şeyh Abdurrahman Alagöz’le işletmeye başladı. 2014 yılında Diyarbakır bombalı saldırısı faili Orhan Gönder de buraya takılmaya başladı. Çocuklarının IŞİD'e katıldığını anlayan ailelerin şikâyeti üzerine İslam Çay Ocağı iki kez emniyet tarafından basıldı, sonra da kapatıldı. Ardından da Yunus Emre Alagöz ile Suruç intihar bombacısı kardeşi Şeyh Abdurrahman Alagöz IŞİD’e katılmak üzere Suriye’ye gitti. Her ikisi hakkında Adıyaman Emniyet Müdürlüğü tarafından, ‘terör nitelikli kayıp şahıs’ olarak soruşturma açıldı. Diyarbakır bombalı saldırısı sonrasında Adıyaman Emniyet Müdürlüğü ‘canlı bomba eylemcisi olabilecek’ 16 kişilik bir liste hazırladı.
Ankara'da 97 kişinin ölümüne 286 kişinin yaralanmasına neden olan terör saldırısının ardından emniyet canlı bomba olabilecek 21 kişinin fotoğraflarını ve bilgilerini paylaştı. Ankara'daki bombalı saldırıda IŞİD'in parmağının olduğu gündeme geldi. IŞİD'in başka bir ülkenin istihbaratı ile işbirliği yaparak bu bombalı saldırıyı gerçekleştirdiği yönündeki iddia üzerinde duruluyor. Ankara'daki bombalı saldırıyı gerçekleştiren iki canlı bombanın kimlerinin belirlenmesi için çalışılıyor.
Ankara'daki büyük terör saldırısının ardından emniyetten flaş bir açıklama geldi. 97 kişinin öldüğü 286 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyı iki canlı bombanın yaptığı açıklandı. Alana canlı bombalardan birinin sırt çantası ile bir diğerinin kemer bomba ile geldiği rapora yansıdı. Canlı bombalara DNA testi yapıldı fakat kimlikleri tespit edilemedi. Canlı bombaların bulunması için şuanda robot resimler çiziliyor.
İstihbarat birimlerinin elde ettiği bu kişilerden 18'inin Adıyamanlı, 3'ünün ise bu kişilerle evlilik yapan yabancı kadınlar olduğu ifade edilirken, 'canlı bomba' eylemi yapabilecek 21 kişi için tüm güvenlik birimleri alarma geçti.
Adıyaman'da 2013 yılında bir çayevinde toplanan ve ardından geçen yılın ikinci yarısından itibaren peş peşe sınırı geçerek Suriye'ye giden kişiler IŞİD saflarına katıldı. Ailelerinin şikayeti üzerine inceleme başlatan güvenlik güçleri sınırı geçen kişilerin IŞİD'e katıldığını saptayarak bunları 'Terör nitelikli kayıp şahıs' olarak aramaya başladı. Sınırı geçen bazı kişiler dönerken, polis yakınlarının kayıp başvurusu yapmadığı bazı kişilerin de Suriye'ye gittiğini saptadı.
Geçen yılın Ekim ayında sınırı geçerek Suriye'ye giden ve IŞİD saflarına katılan Orhan Gönder, 7 haziran seçimleri öncesi Diyarbakır'daki HDP mitinginde, Şeyh Abdurrahman Alagöz ise 20 Temmuz'da Şanlıurfa'nın Suruç İlçesi'nde bombalı eylem düzenledi. 'Canlı bomba' olan Alagöz patlamada ölürken, HDP mitinginde bombayı patladan Orhan Gönder ise olayın ardından tutuklandı.
HEPSİ 'DOKUMACILAR GRUBU' ÜYESİ
Bu gelişmelerin ardından polis, canlı bomba olarak kendini patlatan Şeyh Abdurrahman Alagöz'ün ağabeyi yunus emre Alagöz'ün de aralarında bulunduğu 15 ismin IŞİD'e katıldığını ve kendilerine öncülük eden Mustafa Dokumacı'nın soyadından esinlenerek 'Dokumacılar Grubu' adını verdiğini ve IŞİD'in üssü konumundaki Rakka ve Telabyad'da bombalı eylem konusunda eğitildiğini saptadı. Bu saptamanın ardından istihbarat birimlerinin takip ettiği kişilerin zamanla Suriye'de evlilik yaptığı da belirlendi. Polisin yaptığı araştırmada 'Dokumacılar Grubu' üyelerinden bazılarının 3'ü Türk, 3'ü yabancı uyrukul 6 kadın ile dini nikahlı olarak evlendiği ve kadınların da bombalı eylem ve canlı bombalı saldırı konusunda eğitildiğini belirledi.
21 KİŞİLİK CANLI BOMBA LİSTESİ
İstihbarat birimlerinin araştırması ardından IŞİD içerisindeki Dokumacılar Grubu'nun 21 üyesinin ismi belirlendi ve 19'unun fotoğrafına ulaşıldı. Yabancı uyruklu olan ve isimleri belirlenen 2 kadının fotoğrafına ise ulaşılamadı. Bunun ardından istihbarat birimleri yurt içinde de olası canlı bomba eylemi yapabilecek 19'unun fotoğrafı bulunan 21 kişinin isimlerini tüm illerin Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Komutanlıklarına ileterek takibini istedi.
YURT İÇİNDE OLANLAR VAR
Ankara'da meydana gelen bombalı saldırıları gerçekleştirenlerin kimlikleri henüz açıklanmazken, istihbarat birimleri bombalı eylem eğitimi alan 21 kişilik listede yer alan bazı isimlerin geçtiğimiz aylarda Türkiye'ye geçtiğini saptadı. Yurt içine geçen bu kişilerin 'uyuyan hücre' olarak adlandırılan evlerde kaldığı ve eylem için IŞİD emirlerinden gelen talimat doğrultusunda aktifleşebileceği bildirildi.
20 bombacı daha var
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile Emniyet birimleri, geçtiğimiz yıl ekim ayında Gaziantep'te bir adrese operasyon düzenlemiş, 33 intihar yeleği ele geçirmişti. Bu intihar yelekleriyle bağlantılı olan kişilerin peşine düşen güvenlik güçleri, 12 bombacıyı yakalamıştı. Yakalanamayan isimlerden 1'i Suruç'taki saldırıyı düzenlemişti. 33 intihar yeleğini kullanmaları için hazırda tutulan 33 isimden 13'ü böylece etkisiz hale gelmiş oldu. Geriye 20 canlı bomba kaldı. Saldırılar için özel olarak imal edilmiş bomba yüklü yeleklerin, önceki günkü terör eyleminde kullanılan teçhizatla benzerlikler taşıması nedeniyle güvenlik güçleri henüz yakalanamayan teröristleri yakalama çalışmalarına hız verdi. Sözkonusu 20 kişinin şu an için Türkiye'de bulunmadıkları belirlendi. Ankara'daki 2 bombacının, daha önce yakalanan 12 isimle irtibatı olup olmadığını belirlemek için polis DNA karşılaştırması da yapacak. Bu arada MİT'te son saldırının detaylı araştırılması için 7 kişilik bir ekip kurulduğu öğrenildi.
'Kayıp ağabey' iddiası
İlk andan itibaren Suruç katliamına benzetilen saldırıyı gerçekleştirenlerden birinin Suruç bombasını patlatan Şeyh Abdurrahman Alagöz'ün kayıp ağabeyi Yunus Emre Alagöz olduğu da iddialar arasında. İddianın DNA örneklerinin karşılaştırılmasının ardından netleşeceği belirtildi. İçişleri Bakanlığı da saldırıyı tüm boyutlarıyla soruşturmak üzere 2 mülkiye başmüfettişi ve 2 polis başmüfettişi görevlendirdi.
Yunus Emre Alagöz
Karanfil yağdı
Ankara Tren Garı önünde meydana gelen bombalı saldırının ardından vatandaşlar, olay yerine gelerek karanfil bıraktı ve yaşamını yitirenleri andı. Bombalı saldırıya ilişkin olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmalarını tamamlamasının ardından gar önündeki yol trafiğe açıldı. Tren seferleri normal seyrine dönerken, patlamada hasar oluşan gar binasında tadilata başlandı. Bu arada anma etkinliklerine yabancı gazetecilerin yoğun ilgisi de dikkati çekti. (Yeni Şafak)